14 Ocak 2013 Pazartesi

tenimdeki büyük boşluk ve o boşlukta paramparça olmuş kalbim


boğuluyorum. net bi şekilde. dolaylı bi anlatım değil bu. bildiğin boğuluyorum artık. nefesim kesiliyor. tanrıya e al artık canımı diyorum. ama almıyor. o da biliyor sanırım daha acı çekmem gereken çok konu var. ama ben boğuluyorum. canım yanıyor. 
5ay önce beni cidden sevip koruyabilecek birini hayatımdan çıkardım. korumaya ihtiyacım yoktu ama onun korumasını isterdim. beni sevdiğine emindim. hayatımda kimsenin beni sevdiğine bu kadar emin olmamıştım. sevmeye çalıştım ama denedim. hayatıma onla devam edeyim dedim. beraber eve çıkmaya karar verdik. birlikte yaşayıp bu hayata acılarımızı arkada bırakarak beraber devam edecektik. birbirimizin yaralarını saracaktık. ben ilişkimin en güzel yerinde istemiyorum dedim. git dedim. gitti. onu da benim karanlığıma çektim. o da benim gibi ordan oraya savruldu. savrulması lazımdı. çok saftı çünkü. ben onunla misyonumu tamamlayıp eski hayatıma geri döndüm. bana yalvardı tamam ayrıl ama eski hayatına geri dönme dedi. tükeniyorsun dedi. yeter artık dedi. duramadım. döndüm. bol akollü bol sigara dumanlı gecelere geri döndüm. ordan oraya savrulmaya devam ettim. gerçi ben alışmıştım artık savrulmuyor emin adımlarla yürüyordum. boğuluyorum ama. 

—-
-yavaş yürü
+ya alışırsın zamanla sen de biraz hızlan
-nefes darlığım var benim
+buna rağmen sigara mı içiyorsun
-hepimiz nasılsa ölücez
+baştan söyleseydin keşke tamam yavaşlarım
—-

—-
-sen de anksiyete bozukluğu mu var kalbin sürekli ritim değiştiriyor
+bilmem bazen 135e vuruyor bazen çok yavaş atıyor değişiyor yani
-doktora gitsene
+ne gerek var
—-

bir gün bir yerlerde yığılıp kalıcam biliyorum. fazlasıyla deforme olmuş bi vücudum var. defoluyum ben sanırım. korkmuyorum ama nedense. ölmekten korkamıyorum garip bi şekilde. olmuyor yani. yolda biri dikkat et diye kolumdan hızla kenara çekiyor sakin olsana bir şey olmaz diyip yolun ortasında yürümeye devam ediyorum bazen.

savruluyorum sıkça. bir gün durdum artık yeter dedim savrulmicam. adam gibi yaşıcam. belki sigarayı da bırakırdım. daha az alkol alırdım. sonra kendimi bi adamla beraber buldum. dalgalı uzun saçlarını kulağının arkasına atışını sevdim. yeşil gözlerine bakmaya doyamadım. ama people always leave değil miydi her şeyin sonu e o da gitti tabi. bu sefer onda kaldım. kalbimle her şeyimle. sonra başkaları geldi gitti geldi gitti. sürekli acısını çektiğim bi iki isim bi de günlük acısını çektiğim onlarca isim oldu hayatımda. ali ahmet mehmet alfabeyi sıralamaya başladık. 

—-
-sevgilin napıyor ya
+biz ayrılalı 5 ay oldu
-ciddi misin
+hıhı bitti 5 aydır yalnızım
*hııı evet 5 ayda 15 kişiyle görüştün
—-

o kadar oldu mu diye düşünüyorum. listeme ekleme yapmayı unutmuşum bi süredir. isimler gelmiyor aklıma bi iki tanesini hariç. a o da vardı aa şu da vardı a bi de o vardı diye giderken ne saydığımı unutuyorum. 
adamın biri yanımda yatıyor birini çok sevdiğini anlatıyor neler yaşadığını neler yaptığını ağlamaya başlıyorum. şaşırıp noluyor diyor. kimse benim için bu kadar şey yapmadı birileri beni sevsin istedim ama kimse beni böylesine sevmedi diyorum. sarılıyor. susuyorum. kalıcı olamadığım hayatları düşünüyorum. sokakta görse beni tanımayacak insanları. onların mutlu hayatlarına şahit oluyorum sevgililerinin elinden tutup yanımdan geçerlerken. taksime daha az gidiyorum artık mutlu insanlar görmemek için. onlar beni tanımıyorlar belki ama ben onların her hücresini ezbere biliyorum. hayatıma giren her adama aynı değeri verip aynı tutkuyla yaklaşıyorum. sorgusuz inanıyorum dışımdan ama içimden sen de sabah suratsız uyanıcaksın biliyorum diyorum. biri bana dokunurken bundan çok hoşlandığını söylerken hep yanımda kal derken gülüyorum susuyorum. başkalarının hayatlarında figüran oluyorum kendi hayatımı nerde bıraktım hatırlamıyorum.

bi adam gelip sırtımda sarılıyor kafasını omzuma yerleştiriyor sigaramı yakıyorum ve derin bi nefes alıyorum. ikinci nefesi alırken omzumdaki yüz değişiyor üçüncü nefeste bi başkası. sigaramı paylaşmak istiyorlar her seferinde. neden paylaşmak zorundayız ki diye düşünürken adama uzatıyorum parmaklarımdaki sigarayı bi nefes çekiyor sigaradan ve parmaklarımı geri çekiyorum dumanı yüzüme üflerken o duman içinde kayboluyorum. bedenim ordayken ruhum başka diyarlara gidiyor. çıplak tenimde büyük bi boşluk hissediyorum. büyük bi tükenmişlik hissi yaşıyorum. sigaram bittiğinde uyumaya karar verip erkenden uyanıp sessizce gitmeyi planlıyorum her seferinde ama birinin sıcacık kollarında o güveni hissederken uyanamıyorum. beni uyandırdıklarında büyük sessizliğimiz başlıyor. konuşmadan geçen dakikalar içilen sigaralar birbirini kovalıyor. bu büyük sessizliği çığlık atarak bozmak istiyorum ama her seferinde susuyorum. bi an önce giyinip o evden çıkmak istiyorum hızlı hareketlerle kalkıp sessizce gidiyorum. 
—-
-görüşürüz
+hıhı
—-

esen rüzgara karşı bi sigara yakıp bu da gitti diyip kalabalığa karışıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder