13 Aralık 2011 Salı

bira bardakları iyidir

demin 5 aydır yıkanmayan 30luk bardağımın yıkandığını görünce anılarım depreşti. bir bira bardağı size neler hatırlatabilir düşündünüz mü hiç? bana hayatımın en güzel gecelerinden birini ve en berbat sabahlarından birini hatırlıyor. benim berbat sabahımın bir adamın mezun olmasını sağlamasını anlatıyor.

bir zirve sonrası idi onu görmem. ben gerizekalı ben doğum gününü unutmuştum hem de o doğum gününü benle geçirmeyi bile düşünmüşken. o gece garip bir his sabahlamamı söylemişti bana. ama o garip his telefonu 1 saat geç görmemi de sağladı. 
sabah saat 4 falandı onu galatasaray lisesinin önünde elinde demin gözüme ilişen bardakla gördüğümde. evet elinde bardakla içerek yürüyordu herif. öyle de manyak.
o önden ben arkasından 2 arkadaş daha arkamızdan yürürken bu gece bana bütün içkiler bedava dediğinde anladım yaptığım salaklığı. doğum günüydü ve ben unutmuştum. 
kapının önünde merdivenlerde sarıldım ona sıkıca unuttum di mi dye. biliyordum zaten dedi. başka da laf etmedi. bense o gece ona kendimi affettirmek istercesine sıkı sıkı sarılıyordum. o da bana haddiden fazla iyi davranıyordu. teoman diyor ya birbirimize sarhoş olmadan dokunamaz olmuştuk diye o da öyleydi kafası güzelleşmeden asla iyi şeyler söylemezdi.
yanımda benden hoşlandığını söyleyen bir herif daha vardı ve adım gibi eminim ki o herif yüzünden de iyi davranıyordu. 

o gece yaptığım şımarıklığın da haddi hesabı yoktu zaten. önce bira bardağına el koymam sonra plakta ben bu bardaktan içcem diye tutturmam en sonunda da herkesi metroya bıraktıktan sonra elini tutup hadi istiklal’i turlayacağız demem. dahası da var gerçi kıskançlık krizine bile girmiştim o gün.

6 ay bir şekilde beraber olduğunuz adamla elele yürümediğinizi farkettiğinizde garip oluyor tabi. istiklal’de geçen ömrümüzde istiklal’de hiç elele yürümemişiz. sonra onun liseli miyiz amk tepkisini hatırlıyorum. banane diyip zorla yürütmüştüm. sonra bir köşe dibinde benden dilediği özürleri hatırlıyorum. tüm yaptıklarım için sana çektirdiğim acılar için söylediklerim için… yanlış zamanda geldin be diyişini hatırlıyorum. çok yanlış zamanda geldin…
gülümseyerek ağlamak nasıldır biliyorsunuzdur çoğunuz. ama ne mutluluktan ne başka bir şeyden. sadece bir adam aylarca hayatını siken ama aşık olduğun adam konuşurken hem usul usul ağlıyor hem de gülümsüyorsun.

bir bira bardağı size neler hatırlatabilir ki? alt tarafı bir bardak.
bana bardağı dolduralım diyen taksiciyi hatırlıyor. sonra o taksiye binmeden önce kaç taksiyi beğenmediğini, takımlarını sorduğunu. sonra her zamanki gibi taksiden evin önünde değil de sokağın girişinde indiğini.
bir bira bardağı bana hadi bitir de kalkalım dediğim için buna mı değer veriyorsun diyerek yere boşalttığın bardağı hatırlatıyor.
bir bira bardağı bana sırf o çocuk benden hoşlanıyor diye beni öpmeye çalışmanı ve ben engelleyince çok mu umrunda sanki demeni hatırlatıyor.
bir bira bardağı bana sana toka bulup attığım tribi hatırlatıyor. oysa ki senin hiçbir şeyi atmadığını bildiğim halde o toka bana salakça kıskançlık krizimi ve senin ilk defa tribimi çekip bana yaptığın açıklamayı hatırlatıyor.
bir bira bardağı bana sonu gelmeyen huzurlu uykularımızı hatırlatıyor küçük öpücüklerle süslediğimiz.
bir bira bardağı bana senden nefret ettiğim sabahı hatırlatıyor.
bir bira bardağı bana cebimde para yokken ve atm bulamayacağımı bildiğim halde evinden sinirle çıktığımı anlatıyor ve dakikalarca nereye gideceğimi nerden otobüs geçtiğini aradığımı.
bir bira bardağı bana beni o gün evden gönderdiğin için sınava çalışıp mezun olduğunu hatırlatıyor.
bir bira bardağı bana seni hatırlatıyor be işte. her şeyiyle seni. sana sıkı sıkı sarıldığımı. beni sana sarılmış gören o dev gibi adamın bu nerden çıktı be diye sormasını. deli gibi kıskandığım o en yakın kız arkadaşını. eski sevgililerini. hayatını mahveden kadınları. hala saklayıp saklamadığını bilmediğim ve artık hiç dolmayacak çakmağı. ve benim sana olan ölümsüz aşkımı.

bira bardakları iyidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder